Herkese merhabalar arkadaşlar,
Öncelikle belirtmek isterim ki bu aile birleşimi süreci herkes için farklılık gösterebilir. Bazı kişilere 1 ayda çıktığı gibi bazı kişilere de 1 yılı geçkin sürede çıkabilir. Ve çoğu kişinin aklındaki en önemli sorulardan biri olan eşim Türk zorluk çıkarırlar mı? sorusunun cevabı hayır. Eşiniz yalnızca Türk diye kimse sorun çıkaramaz. Eşiniz Alman da olsa diğer avrupa birliği ülkelerinin vatandaşı da olsa sorun çıkacaksa çıkıyor arkadaşlar.
Şunu bilmenizi isterim ki bu yol çok uzun olabiliyor. Hem psikolojik olarak hem maddiyat olarak yıpranabilirsiniz. Ben bu sürecten geçerken çok araştırmama rağmen istediğim bilgileri tam bulamamıştım. O yüzden şimdi kendi sürecimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Şimdi geçelim aşamalara;
ALMANCA DİL KURSU VE A1 BELGESİ
Buraya geldiğinizde en önemli şeylerden birisi dildir. İster erkek olun ister kadın olun ister üniversite mezunu olun dil bilmedikten sonra her şey çok zor. Daha dili öğrenmenin önemi buraya ayak bastığınız andan itibaren havaalanında lazım oluyor. O yüzden Almanya devleti buraya gelmeden sizden almanca a1 belgesi istiyor. Sizden mükemmel konuşmanızı ya da sohbet edecek kadar dil bilmenizi istemiyor. Sadece biri size bir soru sorduğunda ya da sizin bir sorununuz olduğunda 2-3 kelimeyi bir araya getirin yeter anlamında bir dil bilgisi istiyor.
Bunun için Türkiyedeyken iyi bir kursa gitmek gerekiyor. Amacınız sadece sınavı geçmek olmamalı. Çünkü burda dil bilemezseniz tek başınıza markete bile gidemezsiniz. Ya biri bana bir şey sorarsa anlamazsam diye. O yüzden türkiyedeyken dil eğitiminin temelini iyi almanızı tavsiye ederim.
Dil eğitiminden sonra Goethe'nin genellikle (yani benim dönemimde öyleydi en azından) ay sonları olan sınavlarına telefonla arayıp kayıt olmanız gerekmektedir. Telefonla arayıp görevliye isminizi ve bilgilerinizi veriyorsunuz. Daha sonra o size mail ile paranızın yatıralacağı hesap numarasını gönderiyor. Gönderdikten sonra aynı maille karşılık dekontu gönderdikten sonra kayıt işleminiz gerçekleşmiş oluyor.
Sınava hazırlanırken Goethe'nin internet sitesinde bulunan çalışma kağıtlarından alıştırma yapmanızı öneririm. Stres yapmamak en önemlisi. Bunu kesinlikle unutmayın ve sınava gittiğinizde orada şu konuşmaları çok duyabilirsiniz '' Bu benim 5. girişim geçemedim bir türlü'' , '' Daha kaç defa giricem bilmiyorum sende alış bu senin daha ilk'' gibi cümleleri çok önemsemeyin. İnsan çalışmayınca ya da stres yapınca gecemez ve gecemiyor tabi. Siz kendi moralinizi bozmayın, iyi çalıştıysanız bu sınavda olmasa bile ilk sınavda ortamı gördüm diyerek ikinci sınava daha iyi hazırlanırsınız.
Sınav günü yaşadıklarıma gelirsek ;
Sınav iki aşama 4 bölümden oluşuyor. İlk aşamada dinleme, okuma ve yazma ikinci aşamada ise konuşma bölümleri var. İlk aşamada üniversite sınavı gibi size optikler ve soru kitapçığı dağıtılıyor. Dinleme bölümünde size gözetmenler bilgisayardan ses kayıtları açıyorlar ve siz dinlediklerinize göre dinleme bölümündeki soruları şıklarını seçerek yanıtlıyorsunuz. İkinci bölüm okuma. Kitapçıkta okuma bölümünde iş ilanları, gazete haberleri ve kurs ilanları gibi metinleri okumanızı ve bunun ne ile ilgili olduğunu iki ya da üç şık vererek seçmeniz isteniyor. Üçüncü aşama ise yazma. Benim sınav olduğum zaman bana kursa kayıt olmak için bir metin yazmam istenmişti. İlk başta da söylediğim gibi kimse sizden mükemmel bir metin ya da mükemmel bir konuşma beklemiyor. İki üç kelimeyi cümle kurallarına az da olsa uyarak bir araya getirin yeter. 3 ya da 4 tane soru sormanızı istiyor. Kurs süresi kaç saat gibi. Bunlarla ilgili bir metin yazıyorsunuz ve böylece ilk aşama bitmiş oluyor. İkinci aşamada ise konuşma yani çoğu insanın ve benim en çok korktuğum yer. 4lerli gruplar halinde bir odaya çağırılıyorsunuz. 3 tane öğretmen karşınızda ve kesinlikle türkçe konuşmuyorlar ve siz türkçe konuştuğunuzda size yabancı bakışlarını atıyorlar haberiniz olsun. Konuşma bölümünde ilk önce kendiniz tanıtmanız isteniyor. Daha sonra masaya konulan kartlardan seçip seçtiğiniz tema hakkında yanınızdaki arkadaşa soru sormanız gerekiyor. Aynı şekilde o da kart çekip size soru soruyor. Siz verdiğiniz cevaptan da sorduğunuz sorudan da ona göre puan alıyorsunuz. Daha sonra yasaklı kartlar bölümüne geçiliyor. Yine aynı şekilde kart çekip o karta göre karşınızdakine bir cümle ya da bir soru soruyorsunuz. Yine cevap ve sorudan puan alıyorsunuz. Örnek olarak; Lütfen burada sigara içmeyiniz diye bir cümle kuruyorsunuz ve karşınızdaki size özür dilerim pardon gibi bir cümle kurması bekleniyor.
Sınav sonucunuzu Goethe'nin internet sitesinden öğreniyorsunuz ve kazanmış iseniz evinize kargoyla belgeniz geliyor. Benim girdiğim zamanda geçerlilik puanı 60 tı. Geçerli puanı aldıktan sonra sıra aile birleşimi vize başvurusuna geliyor. Aile birleşimi vize başvurusu ile ilgili diğer yazımda bahsedeceğim.
Yorumlarınızı ve sorularınızı ister burada isterseniz de instagram hesabım @gurbetcii.gelin hesabımdan ulaşabilirsiniz.
SAĞLIKLI GÜNLER.
Öncelikle belirtmek isterim ki bu aile birleşimi süreci herkes için farklılık gösterebilir. Bazı kişilere 1 ayda çıktığı gibi bazı kişilere de 1 yılı geçkin sürede çıkabilir. Ve çoğu kişinin aklındaki en önemli sorulardan biri olan eşim Türk zorluk çıkarırlar mı? sorusunun cevabı hayır. Eşiniz yalnızca Türk diye kimse sorun çıkaramaz. Eşiniz Alman da olsa diğer avrupa birliği ülkelerinin vatandaşı da olsa sorun çıkacaksa çıkıyor arkadaşlar.
Şunu bilmenizi isterim ki bu yol çok uzun olabiliyor. Hem psikolojik olarak hem maddiyat olarak yıpranabilirsiniz. Ben bu sürecten geçerken çok araştırmama rağmen istediğim bilgileri tam bulamamıştım. O yüzden şimdi kendi sürecimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Şimdi geçelim aşamalara;
ALMANCA DİL KURSU VE A1 BELGESİ
Buraya geldiğinizde en önemli şeylerden birisi dildir. İster erkek olun ister kadın olun ister üniversite mezunu olun dil bilmedikten sonra her şey çok zor. Daha dili öğrenmenin önemi buraya ayak bastığınız andan itibaren havaalanında lazım oluyor. O yüzden Almanya devleti buraya gelmeden sizden almanca a1 belgesi istiyor. Sizden mükemmel konuşmanızı ya da sohbet edecek kadar dil bilmenizi istemiyor. Sadece biri size bir soru sorduğunda ya da sizin bir sorununuz olduğunda 2-3 kelimeyi bir araya getirin yeter anlamında bir dil bilgisi istiyor.
Bunun için Türkiyedeyken iyi bir kursa gitmek gerekiyor. Amacınız sadece sınavı geçmek olmamalı. Çünkü burda dil bilemezseniz tek başınıza markete bile gidemezsiniz. Ya biri bana bir şey sorarsa anlamazsam diye. O yüzden türkiyedeyken dil eğitiminin temelini iyi almanızı tavsiye ederim.
Dil eğitiminden sonra Goethe'nin genellikle (yani benim dönemimde öyleydi en azından) ay sonları olan sınavlarına telefonla arayıp kayıt olmanız gerekmektedir. Telefonla arayıp görevliye isminizi ve bilgilerinizi veriyorsunuz. Daha sonra o size mail ile paranızın yatıralacağı hesap numarasını gönderiyor. Gönderdikten sonra aynı maille karşılık dekontu gönderdikten sonra kayıt işleminiz gerçekleşmiş oluyor.
Sınava hazırlanırken Goethe'nin internet sitesinde bulunan çalışma kağıtlarından alıştırma yapmanızı öneririm. Stres yapmamak en önemlisi. Bunu kesinlikle unutmayın ve sınava gittiğinizde orada şu konuşmaları çok duyabilirsiniz '' Bu benim 5. girişim geçemedim bir türlü'' , '' Daha kaç defa giricem bilmiyorum sende alış bu senin daha ilk'' gibi cümleleri çok önemsemeyin. İnsan çalışmayınca ya da stres yapınca gecemez ve gecemiyor tabi. Siz kendi moralinizi bozmayın, iyi çalıştıysanız bu sınavda olmasa bile ilk sınavda ortamı gördüm diyerek ikinci sınava daha iyi hazırlanırsınız.
Sınav günü yaşadıklarıma gelirsek ;
Sınav iki aşama 4 bölümden oluşuyor. İlk aşamada dinleme, okuma ve yazma ikinci aşamada ise konuşma bölümleri var. İlk aşamada üniversite sınavı gibi size optikler ve soru kitapçığı dağıtılıyor. Dinleme bölümünde size gözetmenler bilgisayardan ses kayıtları açıyorlar ve siz dinlediklerinize göre dinleme bölümündeki soruları şıklarını seçerek yanıtlıyorsunuz. İkinci bölüm okuma. Kitapçıkta okuma bölümünde iş ilanları, gazete haberleri ve kurs ilanları gibi metinleri okumanızı ve bunun ne ile ilgili olduğunu iki ya da üç şık vererek seçmeniz isteniyor. Üçüncü aşama ise yazma. Benim sınav olduğum zaman bana kursa kayıt olmak için bir metin yazmam istenmişti. İlk başta da söylediğim gibi kimse sizden mükemmel bir metin ya da mükemmel bir konuşma beklemiyor. İki üç kelimeyi cümle kurallarına az da olsa uyarak bir araya getirin yeter. 3 ya da 4 tane soru sormanızı istiyor. Kurs süresi kaç saat gibi. Bunlarla ilgili bir metin yazıyorsunuz ve böylece ilk aşama bitmiş oluyor. İkinci aşamada ise konuşma yani çoğu insanın ve benim en çok korktuğum yer. 4lerli gruplar halinde bir odaya çağırılıyorsunuz. 3 tane öğretmen karşınızda ve kesinlikle türkçe konuşmuyorlar ve siz türkçe konuştuğunuzda size yabancı bakışlarını atıyorlar haberiniz olsun. Konuşma bölümünde ilk önce kendiniz tanıtmanız isteniyor. Daha sonra masaya konulan kartlardan seçip seçtiğiniz tema hakkında yanınızdaki arkadaşa soru sormanız gerekiyor. Aynı şekilde o da kart çekip size soru soruyor. Siz verdiğiniz cevaptan da sorduğunuz sorudan da ona göre puan alıyorsunuz. Daha sonra yasaklı kartlar bölümüne geçiliyor. Yine aynı şekilde kart çekip o karta göre karşınızdakine bir cümle ya da bir soru soruyorsunuz. Yine cevap ve sorudan puan alıyorsunuz. Örnek olarak; Lütfen burada sigara içmeyiniz diye bir cümle kuruyorsunuz ve karşınızdaki size özür dilerim pardon gibi bir cümle kurması bekleniyor.
Sınav sonucunuzu Goethe'nin internet sitesinden öğreniyorsunuz ve kazanmış iseniz evinize kargoyla belgeniz geliyor. Benim girdiğim zamanda geçerlilik puanı 60 tı. Geçerli puanı aldıktan sonra sıra aile birleşimi vize başvurusuna geliyor. Aile birleşimi vize başvurusu ile ilgili diğer yazımda bahsedeceğim.
Yorumlarınızı ve sorularınızı ister burada isterseniz de instagram hesabım @gurbetcii.gelin hesabımdan ulaşabilirsiniz.
SAĞLIKLI GÜNLER.
Yorumlar
Yorum Gönder